12 Nisan 2008 Cumartesi

Ankara'da 115. Başörtüsü Eylemi

entry-content'>

Ankara İnanç Özgürlüğü Platformu İnanca Sayı ve Başörtüsüne Özgürlük İçin tertiplediği eylemlerin 115. Haftasını Sıhhiye Abdi İpekçi Parkında gerçekleştirdi.

Eylemde Başörtüsü yasağı ve çetecilerin oluşturmaya çalıştığı psikolojik baskı üzerinde durularak, özgürlüklerin önündeki engellerin kaldırılması istenildi. Açıklamayı Platform Adına MAZLUMDER Yönetim Kurulu Üyesi Ali Dalaz Yaptı: Basın Açıklaması:
YASAK BAHANE ÇETECİLİK ŞAHANE Başörtüsü üzerinden koparılmaya çalışılan tartışmalar ne yazık ki, inancı gereği başörtüsü takan kadınlarımızı rahatsız etmektedir. Başörtüsü sorunu Türkiye’nin kronikleşmiş insan hakları sorunlarından biri olmaktan hala kendini kurtaramadı. Görünen o ki, bu sorun üzerinde ve yasağın devamı için bazı çevreler var güçleriyle çalışmaktadırlar. 28 Şubat sürecinde irtica- mürteci kavramları ile halkın değerlerine saldıran oligarşik ve baskıcı çevreler, bugünlerde bu yaygaraları niçin koparttıklarını kendileri itiraf etmektedirler. Bu baskı ve psikolojik harbin arkasında; banka boşaltmalar, rant ve koltuk sevdasının olduğunu gördük. Bugünler de yine aynı sahneler ile karşı karşıya kalıyoruz. 28 Şubat sürecinde Merve Kavakçı’nın başörtülü olarak Meclise girmesi parti kapatma gerekçesi olabilirken, bugünde üniversitelerde başörtülü olarak okuyabilmenin önünün açılaması parti kapatma iddianamesine gerekçe olabiliyor. Yasaklar ve psikolojik baskı devam ederken, çeteler de ülke genelinde kaos ve provokasyonlara sebep olacak girişimlerde bulunmaktadırlar. Akdeniz Üniversitesi’nde yaşanan olaylar bunun en bariz örneğidir. Ergenekon örgütünün basında yayınlanan tüzüğünde yer alan üniversitelerde kaos çıkarma iddiası ve yaşanan olaylar bunu doğrular niteliktedir. Tek bir başörtülü öğrencinin üniversite kampusünden içeri girmemesi için oldukça mahir bir kontrol sistemi geliştirmiş olan ÜAK Başkanı ve Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Akaydın, eli silahlı kişileri nasıl oluyor da üniversite içerisine aldırabiliyor merak konusu. Hadi aldınız elini kolunu sallayarak nasıl geri çıkabiliyor. Bilimle ve medeniyete hizmet etmekle uğraşması gereken üniversitelerin yasakçılıkta yarıştıklarını gözlemliyoruz. Yine 11 Nisan 2008’de Şanlıurfa’nın düşman işgalinden kurtuluşunun 88. yıldönümü kutlamalarında yaşanan olay bizi son derece üzmüştür. Töreni izleyen başörtülü yaşlı bir nine, askerler tarafından tören alanından uzaklaştırıldı. Bu tahammülsüzlük niye acaba? Bu manzara akla, kamusal alana ilişkin tartışmaları ve beraberinde de kamusal alana biçilen sınırların nerelere kadar uzandığı sorusunu getirdi. Bütün bu saydığımız olaylar bize gösteriyor ki bu ülkede halkın değerlerine karşı sistematik ve bilinçli bir yok sayma, ötekileştirme görülmektedir. Ankara İnanç Özgürlüğü Platformu olarak her türlü baskı ve zulme karşı duracağımızı ve mazlumun yanında yer alacağımızı ifade ediyor, yasak ortadan kalkıncaya kadar mücadelemizin devam edeceğini belirtiyoruz.
Ankara İnanç Özgürlüğü Platformu Adına MAZLUMDER Yönetim Kurulu Üyesi ALİ DALAZ

Hiç yorum yok: